16 Eylül 2014 Salı

SANAT


Sanat;  günümüz de  yansıması yüksek , ego , toplumdan soyutlanma, var olan düzene ve akışa karsı olma iç güdüsü. 


 Alternatif oluşturmak ve büyük harfle kendini ifade özgürlüğüne bürünmek olmuşken, normal sınıfa özgü yada normal diye nitelendirilen sıradan kişilikler sanattan anlamaz yada sanatçı olamaz gibi gösterilmesi,toplumun tamamen itelenmiş bir iç güdüsü dışından başka bir oluşum değildir.



 Sanatı anlamak ne sınıf ne ekonomi nede cinsiyet veya dünyanın en iyi sanat şehrinde ikamet etmekten geçmiyor.


Sanat ; tamamen insan vizyonun, hayal gücünün ,empati nezaketinin en önemlisi saygı duyma meziyetine sahip olması ile doğru orantıda olması sanata tam  manası ile  anlam kadar. 



Sanat, yüzyıllarca geçmişi olan ve o yıllar arasında büyük sanatcıların çıkması tesadüf müdür yoksa. 


Sadelik,yalınlık, sakinlik yüzyıllarına denk gelmesi sadece rastlantı mıdır.


Yapılan araştırmaların  çoğu dahi ve sanatcıların pekte normal olmadıklarıdır.. Diye bir savunma gelebilir ki,


 O cağlar da o sanatcılar toplumdan soyutlandıkları için kendilerini ifade etmek için sanatlarını icra ediyorlardı. 


O zaman bir anlam , yaşanmışlık ve duygu armonisi oluşturuyorlardı. Çelişki bir sanat oluşumunu yaratıyordu. 


Günümüz de  sanatın ne için  yapıldığı tam bir anlam kargaşası.Kendini ifade etmenin çok dışında seyrediyor ve çoğu insan sanatçı olabilmek için anormali oynuyor.


 Kime sanaçtı denmeli o sıfatın kime ait olduğu tam bir muamma .. 

  
En kötüsü bu sıfatı bizler bürüyoruz EGO mensuplarına.. Kimi Twitter sanatcısı kimi vücut sanatcısı kimi biz bilmeden bir ara sanacı olanlar...

Gercek sanat artık ücra köselerde , ismi kısık duyulan veya bizim duyamadıgımız, magazin ve basın yayın mecbalarında en okunmaz ve sorgulanmaz yerinde.. 


Eğer sanslı iseniz o küçük yazıları görebilir ve kısık sesleri duyarsanız bizde artık bır sanat sever ve sanatcıya değer veren kişilerin arasında iseniz..


Küçük yazılara ve kısık seslere değer vermeyi deneyiniz.


İlknur AKŞAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder