Sevmenin kuralları olmaz diye bilirdim.
Sevdikçe insanın köşeleri oluştuğunu sonradan öğrendim.
Yaşam şiddetine göre sivrilen köşeler.
Battıkça kanatan köşeler.
Savunma mekanizması belki dedim.
Yaralar sarıldıkça iyileşir , köşeler törpülenir sanırdım.
Ne sarması kolaydı neden kendine sarılmasına izin vermek,
zordu işte
Her sarmaya kalkışımda çok canım yandı, canım yandıkça
köşelerim çoğaldı.
Sarılmaya izin verdiğimde çok can yaktım.
Kendi girdaplarımızın esiri idik.
Her kurtuluş bir pranga idi.
Sarmayı bıraktım, sarılmasını beklemeyi de.
Boşluktu elbet sonuç.
Kocaman ıssız sessiz bir adama misali.
Ama kanayan yarada da yoktu.
Renk yoktu belki ama siyah veya gride bir renkti işte.
Kabullenmenin verdiği rahatsız edici bir huzur vardı sadece.
Gözlerimizin kapanmasını bu arafta bekliyorduk artık.